2 Ocak 2017 Pazartesi

Eşekarısı Fabrikası - Kitap İncelemesi


Öncelikle Eşekarısı Fabrikası bana göre 8/10 bir roman.


Bilimkurgu türüne aşık bir yazar Iain Banks, kendisi için Fay Weldon " Çağdaş İngiliz Edebiyatının Büyük Beyaz Umudu. " demiştir, bunu hafife almamak gerek. Uzun süre bilimkurgu roman taslakları ile yayınevleri tarafından geri çevrildikten sonra yazmış Eşekarısı Fabrikası'nı. Baştan söylemeliyim, gerilimin dozu çok yükseklerde ve bu epey rahatsız edici bir hikaye. 

İzole bir İskoç adasında, kimliksiz bir çocuk olan Frank, Frank'in üvey ağabeyi, babası , bir arkadaşı ve evlerine erzak getiren bir bayandan ibaret karakterleriyle, geçtiği ortamın tasvirlerinin üzerinizde bıraktığı tek başınalık hissiyle epey ıssız bir roman. 

Romanda bastırılmış cinsellik ve çocukların aslında varolmayan masumiyeti gibi pek çok sıkıntılı, sınırları toplum tarafından önceden çizilmiş konunun üstünden geçiliyor. Bunların çoğunu Frank kendi kendine konuşarak yapıyor. Son derece rahatsız edici iç hesaplaşmalar okuyorsunuz. Aslında bana göre kitabın baş karakteri Frank değil, Frank'in ölüme olan tutkusu. 

Kapıya doğurduğu çocukları bırakıp kaçan bir anne ve tuhaf deneyler yapan, pek konuşmayan, odasının kapısı daima kilitli bir baba ile, Tıp fakültesinde yaşadığı şeyden - söylememde fayda var, bu " şey " epey fena bir " şey" - sonra hafif (!) telleri atmış bir ağabey ile elinden geldiğince normal olmaya çalışıyor aslında Frank. Ama elinden ne kadar geliyor okuyup takdir etmek size kalmış.

Elbette hikayenin düğümünü burada çözüp, sonunu anlatıp tadını kaçırmayacağım ancak son 15 sayfayı okurken tansiyonunuz yükselebilir :)

Gerilim tırmanıp ölüm kokusu burnunuzun ucuna dayanırken yine de kendine özgü bir kara mizahla, ustaca yazılmış bir ilk roman Eşekarısı Fabrikası.

Kitap okumayı ciddi bir iş olarak gören herkesin kütüphanesinde kendine ait bir köşesi olacağını düşünüyorum. Yine de 18 yaşından küçükler bir miktar temkinli yaklaşsa iyi olabilir demeden de geçmeyeyim.

Gelelim alıntılarla kitap incelememizi süslemeye,

*

" İntikam beklenen sonucun tam aksini doğurur, direnişi kırmak yerine kışkırtır. "


" Bir ölüm daima heyecan vericidir, size daima canlı olduğunuzu hissettirir. Ne kadar savunmasız ve ne kadar şanslı olduğunuzu da... Ancak size yakın birinin ölümü, başka bir zaman olsa asla affedilmeyecek küçük delilikler yapmanız için iyi birer bahanedir.Gerçekten kötü davranıp yine de herkesin sempatisini kazanmak ne kadar büyük bir keyif! "

" İnsanın en dürüst bir zamanda kendisiyle ilgili gerçekleri itiraf etmesi sinir bozucu olabilir, en umutlu ve en mantıksız olduğu zaman düşündüğü şeyleri duymanın gururunu kırması gibi. "

" İki cinsiyet de kendilerine göre birer işi çok iyi yapıyorlardı: Kadınlar doğuruyor, erkeklerse öldürüyordu. "

" ... ama sonuçta size bir şeyi yaptıran her zaman düşünce değildir. "

*

Keyifli okumalar..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder