6 Şubat 2017 Pazartesi

Stefan Zweig , Korku - Kitap İncelemesi ve Seçme Cümleler



9 /10

Korku, Stefan Zweig'in kaleminden okuduğum 3. kitap. Bunca zamandır kendisini keşfetmediğim için suçlu hissettiğim bir yazar Zweig. Onca kitap okudum, klasik bir tarzla bu kadar akıcı yazan başka kimseyi görmedim. Yani düşünün ki klasik okuyorsunuz ama kolay okunuyor, cümleler birbiri ardına kayıp gidiyor, kafanız karışmıyor , karabasanlar basmıyor. Arka sayfaya geçmek için sabırsızlanıyorsunuz. Virgüllerle birbirinden ustalıkla ayrılmış kocaman paragraflar halinde cümleler, zihninizde hiçbir bulanıklık yaratmadan sıralanıyor. Tabii ki çevirilerin de çok başarılı olduğunu söylemem lazım, çevirinin kalitesi romanı rezil de eder vezir de.

Korku, kısa bir roman. Detaylara çok inmeden konusundan bahsedeyim, eşi kalburüstü zengin bir hanım baş karakterimiz. Hayatının güvenli sınırları keskin çizgilerle çizilmiş, parası var, huzurlu ve rahat bir hayatı, hizmetçileri, 2 çocuğu ve güzel bir evi var. Kıyafetler mücevherler, kısacası pek çok insanın imrendiği bir hayat yaşarken bu hanım tekdüzelikten sıkılıyor. Her gün çıkıp gezdiği aynı sokaklar, döndüğü aynı ev falan ablamıza rahat batıyor ve kendine bir erkek arkadaş ediniyor :) Adamı sevdiği falan yok aslında sadece adamla beraber geçirdiği saatlerde, adamın evine girip çıkarken duyduğu heyecanı, yakalanma korkusunun tüylerini ürpertmesini seviyor. Ancak çok zaman geçmeden ( hemen ilk sayfalarda ) GERÇEK yakalanma korkusu ile güreşmeye çalışıyor ve roman boyunca bu sürüyor.

Karakterin ruh halindeki dalgalanmalar, iniş çıkışlar, korku halindeyken yaşadığı avuç terlemeleri bile bire bir, detaylı yani olayları tıpkı içindeymiş, biz yaşıyormuşuz gibi canladırabileceğimiz kadar detaylı ama ilk paragrafımda belirttiğim gibi akıcı, mükemmel bir dil ile okuyoruz.

Kısacık bu romanın hikayesi hakkında daha fazla detay vermeyeceğim, elinize aldığınız gibi bitecek çünkü. Ancak Stefan Zweig'in yazmak için dünyaya gelmiş olduğu bir gerçek ve yazarlığının kalitesi, yazmakta ulaştığı nokta bir ömür takdir edilesi.
Bir kaç kısa alıntıyla yazıma son veriyorum, iyi okumalar :)

*

" Zamanın çoktan sildiği bir hata için cezalandırılabillir miydi insan ? "

" Korku cezadan çok daha beterdir, çünkü ceza bellidir,ağır da olsa,hafif de,hiçbir zaman belirsizliğin dehşeti kadar,o sonsuz gerilimin ürkünçlüğü kadar kötü değildir. "

" Aslına bakarsan hala anlayamadığım şey,insanın tehlikesini bilerek bir suçu işledikten sonra itiraf etme cesaretini bulamayışıdır. İtirafı engelleyen bu basit korkuyu her türlü suçtan daha zavallıca buluyorum. "

" Bağışla. Neyi diye soracaktı belki. Peki bu ışık, bu keskin, arsız, kulağı delik ışık neden yanıyordu? Karanlık olsa söyleyebilirdi, bunu seziyordu. Ama ışık, gücünü yok ediyordu. "

" Sessizliğin sonsuzluğu içinde kapatıldığını sandı; göğsünün üstünde, görünmeyen göklerin karanlığını duydu. "